Şehrin Lezzet Kökleri: Eskişehir Mutfağındaki Kırım Tatar Mirası

Eskişehir'de yemek denince akla hemen Çibörek, Balaban Kebap veya Met Helvası gelir. Peki, bu şehri İç Anadolu'daki diğer mutfaklardan ayıran, ona bu eşsiz kimliği kazandıran sır nedir? Cevap, şehrin sosyal dokusuna işlenmiş köklü bir göçmen kültüründe saklı: Kırım Tatar Mirası.

Eskişehir, tarih boyunca Kırım'dan yoğun göç almış bir şehirdir. Bu göç dalgaları, sadece şehrin nüfusunu değil, aynı zamanda damak tadını da kalıcı olarak şekillendirmiştir. Bugün "Eskişehir'in meşhur yemeği" dediğimiz birçok lezzet, aslında bu zengin mutfak kültürünün günümüzdeki temsilcileridir.

Bu mirası keşfetmek, şehrin lezzet haritasını yeniden anlamlandırmak demektir.

1. Mirasın Simgesi: Çibörek (Çiğ Börek)

Listenin başında, Kırım Tatar mutfağının en bilinen hediyesi olan Çibörek yer alır. Adının aksine (çiğ börek değil, "lezzetli börek" anlamına gelen 'çi' ekinden gelir), içine konan kıymanın, kızgın yağda aniden pişerken kendi suyunu bırakmasıyla oluşan bu efsanevi tat, tam bir Tatar klasiğidir.

2. Özel Günlerin Baş Tacı: Göbete (Kobete)

Genellikle düğün, bayram gibi özel günlerde yapılan, kat kat açılmış hamurun arasına kıymalı, tavuklu veya patatesli harç konularak fırınlanan bu doyurucu börek, Tatar ailelerinin en değerli tariflerinden biridir. Şehirdeki bazı yöresel börekçilerde bu özel lezzeti bulmak mümkündür.

3. Kahvaltıların Pofuduk Lezzeti: Kıygaşa

Mayalı hamurdan yapılan, pofuduk ve yumuşacık bir tür pişi olan Kıygaşa, özellikle kahvaltılarda ve çay saatlerinde tüketilen bir başka Tatar lezzetidir.

4. Unutulmaya Yüz Tutmuş Diğer Lezzetler:

Bu popüler tatların yanı sıra, Tatar mutfağı "Tataraş" (bir tür mantı), çeşitli et ve hamur çorbaları (lakşa) gibi daha nice zenginliği barındırır.

Eskişehir'de bir restoranda Çibörek sipariş ettiğinizde, aslında sadece bir yemek değil, aynı zamanda köklü bir kültürün ve tarihin mirasını da tatmış olursunuz.